Şu an bulunduğumuz sayfa Ana sayfa » Genel » TOMS: Bir Sürdürülebilir İyilik Eseri

TOMS: Bir Sürdürülebilir İyilik Eseri

by Pınar Akçay
1 comment

Marka 2016’da Ayşe Arman, sahnede TOMS Türkiye Başkanı Rıfat Elhadef’i ağırladı. İkili, TOMS örneği üzerinden sürdürülebilir iyilik kavramını konuştular.

Biliyorsunuz, TOMS’dan bir çift ayakkabı satın aldığınızda, dünyanın herhangi bir yerinde ihtiyaç sahibi bir çocuğa bir çift ayakkabı bağışlamış oluyorsunuz. Siz sadece ayakkabıyı bağışlamış oluyorsunuz, ancak gerisini tüm operasyonu ve takibiyle TOMS yapıyor.

TOMS, 10 senede 70 milyon çocuğa ayakkabı sağlamış durumda. Müthiş bir şey. Türkiye Başkanı Rıfat Elhadef, sahneye çıplak ayaklarla geldi.

TOMS, aslında çocuklara yardım etmek için kurulan bir şirket. Blake Mycoskie, Arjantin’e gidince ayakkabısı olmayan çocukları görüyor ve verilen ayakkabılarında da alakasız, eski püskü, uygun numarası olmayan ayakkabılar olduğunu fark ediyor. Öyle bir iş modeli kurayım ki kendi kendine büyüsün ve devamlılığı olsun diyor. TOMS (Tomorrow Shoes), işte böyle doğuyor.

Bu bir pazarlama stratejisi de değil. Olayın özünde devamlı yardım ilkesi var. Uygun bir ayakkabısının olması bir çocuğun okula gitme oranını %62 oranında artırır. Bu o kadar önemli bir bilgi ki…  Bu geleceğin de bugünün de iş modeli. Kendiniz dışında insanlığa, doğaya, birilerine bir şeyler vermeniz lazım. Sosyal faydası olmayan ticaret, gelecekte diğer ticaretlerden daha çok tercih ediliyor olacak. Bir şeyleri geri veren firmalar tercih edilir. 2 kahve dükkânı, ikisi de iyi, birinde kahve içiyorsun, birinde su yardımı var, su yardımı yapanı tercih edersin.

TOMS, Türkiye’de TEGEV ile çalışıyor. Ayakkabıyı TOMS dağıtmıyor, her ülkede doğru STK’ yı buluyor… Ayakkabıda yerler belli, devamlılık önemli. O ayakkabılar Türkiye’ye geliyor, depolanıyor, farklı illere yollanıyor, gönüllüler tarafından çocuklara giydiriliyor, denetiliyor, dağıtılıyor. Çok güzel bir organizasyon gerçekten.  Aslında nasıl bir operasyondan bahsedildiğini anlamak için sizinle, Marka 2016’daki TOMS standında deneyimlediğimiz VR (sanal gerçeklik) formatındaki Sanal Ayakkabı Bağış Turu deneyiminin youtube’da paylaşılan videosunu göstermek istiyorum. Buradaki video en azından 360 derece, mouse ile hareket ederek çevreyi görebilirsiniz.

 

Türkiye’de TEGEV’ in baktığı 150 binden fazla çocuk var, bunların tamamına ulaştık. Ayrıca UNICEF üzerinden de desteğe devam ediyoruz. 2016 içinde 200 bine yakın çocuğa ulaştık. Bölgelerin ihtiyacına göre bu rakam değişiyor. Bir çocuğa ayakkabı verince 6 ay sonra ayakları büyüyor, eğitim hayatı boyunca buna devam ediyoruz. Ayakkabı önemli bir şey. Ayakkabısının olması okula gitmesini arttırıyor, hastalıklardan koruyor, kendine olan güveni arttırıyor.

Kırım’da 1 anne ve 3 çocuğunun hikayesi çok önemli: Tek ayakkabı var ve çocuklar bu nedenle okula dönüşümlü olarak gidiyor, 1 çift ayakkabı bile o ailede ve ailenin geleceğinde fark yaratıyor.

Biz kendi misyonumuzu yardım etme üzerinde kurduk. Ayakkabı, gözlük, çanta.. Birini alınca diğerini bağışlıyoruz. Katarakt ameliyatları gerçekleştiriliyor. Sen çanta alıyorsun, onlar bir ebenin köyde sağlıklı doğum yapmasını sağlayacak her şeyle dolu bir çanta veriyorlar…

1 paket kahve aldığında, Peru’ya 140 litre su veriyoruz. 1 paket kahve = 140 litre su. c’in dünyada da Türkiye’de de çok gönüllüsü var. Ayakkabısız bir gün.

Bu işin Türkiye’ deki en gönüllü temsilcilerinden Kenan Doğulu oturumun sonunda sahneye çıktı ve ayağa kalktık, yanımızdaki insanlarla birbirimize sarıldık, müzik eşliğinde biraz sallandık ve Van’a bu konferans sayesinde TOMS’dan 10 bin çift ayakkabı gittiğini öğrendik. İşte, bu süper bir duygu idi:)


Alakalı Yazılar