Dünyadaki çelişkiler ve sosyal sorumluluk kavramıyla sunumuna başlayan Boyner, Yenİ Bir İş Devrimi – Sosyal Girişimcilik isimli sunumuna başlarken iyiliğe ihtiyacımızın altını çizdi. “’Sosyal girişimcilik’ adı verilen yeni anlayış, hem doğru iş modeline dayalı karlılığı ve sürdürülebilirliği, hem toplumsal bir soruna çözüm üretme idealini, hem de bireysel hayallerin kolektif faydaya dönüşmesini kapsıyor” diyen Boyner, grubun projelerinden Askıda İyilik ile 6 ayda 23 bin paket – 65 bin ihtiyaç sahibine ulaştırılmış ve bu bir çalışan fikriymiş… Buradan çok yere çok mesaj çıkıyor 🙂 Almasını bilene elbette.
Şu an aktif bir başka projeleri de BULUŞUM:
bulusum.biz kendi tanımlarıyla, “topluma fayda sağlayacak projelerin tanıtıldığı, bu projelere destek olmak isteyenlerin de imkanları ölçüsünde destek olabildiği bir kitlesel fonlama platformu. Toplumsal sorunların çözümü için yaratıcı bir fikriniz var ama yeterli kaynağınız yoksa Buluşum tam size göre!”Sosyal fayda oluşturduğu düşünülen fikir ve girişimler burada oylamaya açılıyor. Boyner Grubu şirketleri bunlardan bazılarını, bazen hepsini fonluyor, asıl amaç bu projelerin hayata geçmesini sağlamak elbette. Bunun yanı sıra toplumun da bunlara katkı yapmasını sağlamak, hep beraber el vermek.
Ümit Boyner’e göre, sosyal girişimci, temelde bunun bir sosyal faydaya dönüşmesini, sosyal bir değişim yaratmasını bekler, bunun bir girişimci tarafından sosyal sorumluluk aracı, bir pazarlama aracı olarak kullanılması da iyidir. Ama asıl amacı sosyal fayda değildir, sosyal değişim beklemektir daha doğru olan!
Buluşum’un fonladığı projelerden bazılarını paylaştı:
Yuvarla
Erdi Yerebasmaz ve Emre Danacı’nın geliştirdiği Yuvarla, alışverişlerdeki para üstlerinin küsuratlarını yuvarlayarak birçok farklı alana katkıda bulunabileceğiniz bir platform. Eskiden mağazalardan kasa yanlarında gördüğümüz bağış kutularının yeni ekonomiye uygun, dijital versiyonunu düşünün.
Sorusana
Kürşad Deniz’in geliştirdiği Sorusana, eğitimde fırsat eşitsizliğini elimine etmek için yaratılmış bir mobil öğrenme platformu. Ülkenin her yerinden üniversite sınavlarına hazırlanan öğrencilerin birbiriyle yardımlaşıyor, birbiriyle etkileşim içinde bilgi paylaşıyor.
Ustamdan
Gökçe Gülcüler’in geliştirdiği Ustamdan ile ülkenin her yerinden yerel kültür parçası olan zanaatleri tasarım dokunuşuyla insanlara ulaştırmak içi kurulan bir iş. Anadolu kültürünü ve bu topraklara ait ürünleri dünyaya tanıtmayı, taşradaki ustalar ve çıraklar için istihdam yaratmayı, bölgelere özel sürdürülebilir değerler yaratmayı hedefliyor.
Sinemasal
Enes Kaya‘nın geliştirdiği uygulama, daha önce sinema ve ya sanatın herhangi bir koluyla tanışmamış çocukları bu alanlarla tanıştıran bir proje. Köylere, çocuklara ulaşıyorlar. Sinemasal festivalleri sayesinde bu bölgelerde yaşayan 20.414 çocuk ve ailesine ulaşmışlar ve bu çocukların %84’ ünü hayatlarında ilk kez sinemayla tanıştırmışlar. Bu gerçekten müthiş bir şey 🙂
Bu tip platformlar, kar amacı gütmeyen projelerin desteklenmesi açısından çok önemli. Sonuçta, Buluşum’un bir networkü var ve bu projeler bu network sayesinde çok daha hızlı ilerleyebiliyorlar. Boyner Grubu’nu bu projeden ötürü hakikaten kutluyorum 🙂